Müzik ve bilimle dolu bir yaşam: Erhan Karaman'ın DMD ile mücadelesi

Erhan Karaman, 15 Temmuz 1993 tarihinde Elazığ'da doğdu. Ancak hayatının ilk yıllarında Duchenne Müsküler Distrofi (DMD) adı verilen nadir ve genetik bir kas hastalığıyla tanıştı. Doktorlar, bu hastalığın sonucunda onun 20 yaşına kadar yaşayamayacağını öngördüler. Ancak Erhan, bu zorlu teşhisle hayata olan bağını güçlendirdi ve kendisine yeni bir amaç edindi.

Erhan Karaman'ın mücadelesi, ailesinin ve özellikle ağabeyinin destekleriyle daha da anlamlı hale geldi. Ağabeyinin aynı hastalığa sahip olması, Erhan'ı daha fazla direnmeye teşvik etti. İlkokul yıllarında hala yürüyebiliyorken, ortaokul son sınıfta tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Lise yıllarında ise tekerlekli sandalye üzerinde hayatını sürdürmeye başladı. Bu zorlu süreç, Erhan'ı hayatta kalmak için mücadele etmeye ve yaşamın tadını çıkarmaya teşvik etti.

Fırat Üniversitesi'nde biyomühendislik eğitimi alarak, hastalığını daha iyi anlamak ve tedavi seçenekleri üzerinde çalışmak için bir fırsat buldu. Lisans eğitimi sırasında, hastalığına yönelik araştırmalar yaparak bitirme tezini bu konuya adadı. Bu, Erhan'ın Duchenne Müsküler Distrofiyle başa çıkmak için bilim ve teknolojiyi kullanma kararlılığının bir yansımasıydı.

Ancak Erhan Karaman'ın yaşamını daha da anlamlı kılan şeylerden biri müziği oldu. Gitar ve bağlama çalabilen Erhan, kendi bestelerini yaparak müziğin gücüyle hayata sarıldı. 2013 yılında "SavAŞK" adlı kitabını ve daha sonrasında "Ne Şiir Şeysin Sen" adlı ikinci kitabını yazdı. Edebiyat, onun için sadece bir hobi değil, aynı zamanda hayatın anlamını arama yolculuğunun bir parçasıydı.

Erhan Karaman, müziğe olan aşkını paylaşmak için sahneler aldı. 2015 yılında İzmir TRT Kent Radyo'da, 2018 yılında ise TRT Müzik kanalında "Müzik Hayattır" adlı programda kendi besteleriyle yer aldı. Müziğin ve edebiyatın yanı sıra, bilime olan ilgisi de devam ediyor. Hastalığını araştırmak dışında, böcek bilimiyle de ilgileniyor ve bu ilginin bir gün hastalığının tedavisinde kullanabileceği yeni bilgilere yol açabileceğine inanıyor.

Yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra doktora yapmayı planlayan Erhan Karaman, Duchenne Müsküler Distrofiyle mücadelesini sürdürmek ve hastalığının tedavisi için yeni çözümler bulmak konusundaki kararlılığını sürdürüyor. Onun hikayesi, yaşamın zorluklarına karşı direnç göstermenin, müzik ve bilim gibi tutkulardan ilham alarak hayatın tadını çıkarmanın bir örneği olarak ilham verici bir öyküdür. Erhan, kendi besteleri ve şiirleriyle başkalarına ilham vererek dünyaya olumlu bir etki bırakmayı amaçlıyor.