İletişim Yılı kapsamında, Lia Beltrami tarafından yönetilen "Green Lava" belgeseli, Cumartesi günü Augustinian Patristic Papalık Enstitüsü'nde gösterildi. Duchenne kas distrofisi ile mücadele eden Giacomo Mattivi’nin hayatını konu alan belgeselin galasına, Giacomo’nun yanı sıra Vatikan İletişim Dairesi üyeleri de katıldı.
Bir Bulmacanın Parçaları
Bu etkinlik, İletişim Yılı’nın ikinci gününün sonunda gerçekleşti ve yazarlar ile hikâye anlatıcılarına, gerçeği süslemeden, acıma duygusunun zararlı filtresinden uzak bir şekilde ifade etme fırsatı sundu.
Cumartesi sabahı Paul VI Salonu’nda yaptığı konuşmada Papa Francis, gazetecilik mesleğinin “toplumu ve Kilise’yi inşa ettiğini, ancak bunun doğru haberle mümkün olabileceğini” vurguladı.
"Green Lava" belgeseli de bu anlamda büyük övgüyü hak ediyor. Film, 21 yaşındaki Giacomo Mattivi’nin hayatını ele alıyor ve Giacomo’nun kendi ifadesiyle, bir insanın ruhunu tamamlayan parçaları bir araya getiriyor.
Hayata Tutunma Mücadelesi
Giacomo’nun ruhu, Trentino-Alto Adige bölgesinin dağlarının üzerinde, bir yamaç paraşütüne bağlı şekilde özgürce süzülüyor. O, hayatı olduğu gibi kucaklıyor; kısıtlamalarıyla, ancak sunduğu fırsatlarla birlikte.
Bu mücadelede Giacomo hiçbir zaman yalnız bırakılmıyor. Çocukluk arkadaşlarının neşeli, özgür ruhlu yüzleri her zaman yanında. Onun en büyük destekçilerinden biri, mavi gözlü ve sarı bukleleriyle dikkat çeken kardeşi Luca. Ayrıca, Duchenne kas distrofisi nedeniyle hayatını kaybeden büyük kardeşi Mattia, Giacomo’nun kalbinde yaşamaya devam ediyor. En küçük kardeşi Federica da Giacomo’yu olduğu gibi kabul ediyor ve ona her zaman destek veriyor.
Anne ve babası Stefano ile Lara ise oğullarına sıkı bir sevgi ağı örmüş durumda. Onlar için hayat, inanç ve sevgi, karşılaştıkları tüm zorluklara rağmen daha da güçlenmiş.
Belgeselde aile, en zor sorulardan kaçmıyor: “Neden biz? Neden iki oğlumuz birden?” Ancak onların cevapları, asla pes etmeyen bir çabanın yansıması niteliğinde. Aile, Shemà Derneği ile birlikte gençlere yönelik projelerde yer alarak, başkalarına yardım etmeye odaklanan bir topluluk oluşturuyor.
Giacomo ve Papa Francis
Giacomo, hayatın zorluklarından kaçmıyor. O, her an her şeyin sona erebileceğini biliyor, ancak kendisini bekleyen daha büyük bir şeyin var olduğuna inanıyor. O, ruhunun yeni bir yerde, özgürce akabilen lavlar gibi hayat bulacağını düşünüyor.
Belgeselin galası ve Vatikan’da geçirdiği gün hakkında duygularını paylaşan Giacomo, “Kutsal Kapı’dan geçtim” diyerek, bu anın sadece o gün için değil, tüm hayatı için çok anlamlı olduğunu belirtti. “Jübile sadece 25 yılda bir gerçekleşiyor, bu yüzden bu özel bir an. Sadece fiziksel bir yol değil, aynı zamanda içsel bir yol açıyor.”
Papa Francis ile buluşması da Giacomo için çok anlamlıydı. Daha önce de Papa ile görüştüğünü belirten Giacomo, “Papa Francis’ten daha fazla şiir gönderebilir miyim diye sordum. O da eliyle olumlu bir işaret yaptı. Beni hatırladığını görmek çok duygulandırdı.” dedi.
Giacomo’nun Hikâyesinin Gücü
Giacomo, belgeselin yapım sürecini ve ona ilham verenleri anlattı. Yakın arkadaşı Luca’nın, onun hayatının ne kadar özel olduğunu anlatması gerektiğini söylemesiyle belgesel fikrinin doğduğunu ifade etti. Ardından, yönetmen Lia Beltrami ile tanışması ve Vatikan’daki ilk karşılaşmalarında İletişim Dairesi Prefekti Paolo Ruffini’nin, hikâyesinin gücünü fark ettiğini söyledi.
Belgesel sadece on ay içinde tamamlandı ve bunun yanı sıra, Vatikan Radyosu tarafından "Giacomo’nun Yeteneği" adlı bir podcast serisi de hayata geçirildi. Giacomo, “Bu proje inanılmazdı. Her Perşembe sabahı yeni bölümü dinlemek için heyecanla uyanıyordum. Bölümler bitince kendimi biraz kaybolmuş hissettim, çünkü artık yeni bir bölüm yoktu.” diyerek sürecin kendisi için ne kadar önemli olduğunu dile getirdi.
Fiziksel durumu ne olursa olsun, Giacomo her zaman gülümsüyor, karlar içinde tekerlekli sandalyesiyle hız yapıyor, arkadaşlarının desteğiyle yükseklere kaldırılıyor, solunum cihazıyla ormanın nefesini paylaşıyor ve doğanın sunduğu güzelliklerle huzur buluyor.
Giacomo’nun arkadaşları, ailesi, Paolo Ruffini, Andrea Tornielli ve Massimiliano Menichetti gibi isimlerin desteğiyle hayata geçirilen bu proje, sadece bir belgesel değil, aynı zamanda ilham veren bir yaşam hikâyesi olarak izleyicilere ulaşıyor.
DMD Dayanışma Platformu | Haber Merkezi